Ceza kanunundaki düzenlemeler, ayrımcılığı yeterince cezalandırmadığı gibi, kin ve nefrete dayalı ayrımcılığın görünür kılınmasına da izin vermediğinden sorunun toplumsal boyutlarının ortaya çıkmasını engellemektedir. Oysa, bir sorunla etkili mücadele edebilmek için öncelikle sorunun boyutlarını tespit etmek gerekir.
Bu çalışma ile ülkemizde yeni yeni hukuk kamuoyunun dikkatini çekmeye başlayan nefret söylemi ve nefret suçlarının, insan hakları ve uluslararası alandaki durumunu incelemek, ülkemiz mevzuat ve uygulamasının bunlarla uyumu ve ceza hukuku alanındaki durumuna ilişkin devam eden tartışmalara katkı amaçlanmıştır.
(Önsözden)