Uluslararası hukukun yazılı birincil kaynakları, andlaşmalardır ve taraflar arasın¬da mütekabiliyete bağlı olarak hukuki hak ve borçlar doğurur. Uluslararası hukuk, temel prensip olarak, egemen devletler ve uluslararası kuruluşların birbirleri ile olan ilişkilerini ve karşılıklı ihtiyaçlarını düzenleyen ahde vefa (pacta sunt servanda), andlaşmalara riayet ilkesi üzerine kurulmuştur. Uluslararası toplumun işleyişinde gerekli olan hukuki düzenlemeler, devletler ve uluslararası örgütler arasında akdedi¬len andlaşmalar yolu ile yerine getirilir. Andlaşmaların taraflar arasında müzakere edilerek yetkili temsilciler vasıtası ile imzalanması ve kendi anayasalarının öngör¬düğü onaylama ve resmi kabul sürecini müteakiben yürürlüğe girme usulleri gele¬neksel hukuk ve yazılı hukuk kuralları tarafından belirlenmiştir.
II. Dünya Savaşı sonrasında kabul edilen 1969 tarihli Viyana Andlaşmalar Hukuku Sözleşmesi ile andlaşmaların yapılmasında izlenecek kurallar yazılı hale getirilmiştir. Andlaşmalar, bu bağlamda uluslararası hukukun uygulama fırsatını, uluslararası hukuk sisteminin kabul gören temel esasları dâhilinde tanıyan düzenleyici hükümlerdir. Bu itibarla, esasen, uluslararası hukuk ve uluslararası andlaşmalar, aynı zamanda uluslararası düzenin korunması ve uluslararası toplum hayatının önemli bir ayrılmaz parçasıdır. Bu konular eser de ayrıntılı olarak incelenmiş.
(Girişten)