Şehirleşmenin artmasına paralel olarak konut ihtiyacı da artmış, şehirlerde müstakil konutlarda yaşama imkânı yok denilecek kadar azalmış, sunulan imkânlar toplu konutlara olan talebi arttırmıştır. Toplu konutlardaki bu artış bazı sorunları da beraberinde getirmiş, artan sorunlar Kat Mülkiyeti Kanunu’na olan ihtiyacı da arttırmıştır.
Böylece bir parsel üzerindeki yapılarda birbirinden ayrılmış, bağımsız kullanılması mümkün kat, dükkân vs. için 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu 12038 sayılı Resmi Gazete’de 02. 07. 1965 tarihinde yayımlanarak 02. 01. 1966 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Kat Mülkiyeti Kanunu’nun 25. maddesi bu kanun çerçevesinde toplu yaşama ayak uyduramayan kat malikini, maliki olduğu bağımsız bölümün mülkiyetini diğer kat maliklerine devire zorlama suretiyle birlikten uzaklaştırma imkânı vermiştir.
Mülkiyetin devri zorunluluğu son derece ağır bir yaptırım olmakla beraber düzenleme itibariyle hukukun birçok müessesiyle ilgili özellik göstermekte ve çeşitli kanun maddeleriyle doğrudan veya dolaylı bir biçimde ilişki halinde bulunmaktadır.
Çalışmanın ilk bölümünde Kat Mülkiyeti müessesi genel olarak ele alınmış ve konuyla ilgili temel kavramlara kısaca değinilmiştir. İkinci bölümde inceleme konumuz olan Kat Mülkiyetinin Devri Zorunluluğu anlatılmış ve benzer kurumlarla karşılaştırması yapılmıştır. Son bölümde ise dava ile ilgili usuli konulardan bahsedilmiş ve davanın hukuki sonuçları belirtilmiştir.