Bireysel başvurunun kabuledilebilirlik ölçütlerinden biri olan "mağdur olma" şartı, belli bir "mağdur statüsü" yaratmaktadır. Bu şartın sağlanamaması, bireysel başvuruların, uluslararası yargı organları tarafından -iç hukukta ise Anayasa Mahkemesi tarafından-, "kişi yönünden yetkisizlik" sebebiyle, reddi sonucunu doğurmaktadır. Bu nedenle, bu ölçütü adalete erişimde karşılaşılabilecek beklenmedik bir engel yerine, bilinir bir usul şartı olarak kavranması önem taşımaktadır.
Eser, uluslararası hukukta "mağdur statüsü" nü ayrıntılı bir inceleme konusu yapmakla birlikte, ayrıca, bireysel başvuru şartı olarak bu kavramın, temel hakların özünün etkin korunması amacıyla, kimi durumlarda, başvurucu/mağdur lehine yorumlanması gerekliliğini de örneklerle ortaya koymaktadır.