Türk Kültürü ve Kimliği, İstanbul Kültür Üniversitesi tarafından Türkiye’nin, Avrupa Birliği’ne üyelik sürecine olumlu bir katkı sağlaması amacıyla tasarlanmıştır.
Son derece uzun süreceği öngörülen müzakerelerin tam üyelikle sonuçlanabilmesi, sadece mevzuat uyumu ve bunların hayata geçirilmesi yoluyla gerçekleşmeyecektir. Çünkü müzakereler başarıyla tamamlansa bile, son kararı verecek olan kamuoylarının ikna edilmesi gerekmektedir. Bir AB yetkilisinin dediği gibi Türkiye için “artık akılları ve gönülleri fethetme zamanıdır.”
Bu kitap, böyle bir çabanın ürünü olarak değerlendirilmelidir. Avrupa’da Türkiye ile ilgili yapılan tartışmalardaki temel sorun, Türkiye’nin ve Türklerin Avrupalı olup olmadığıdır. Biz, Türkler kendimizi Avrupalı görüyoruz, ama kimi Avrupalılar türlü gerekçelerle bizi kendilerinden saymıyor. Tarihten gelen “Müthiş Türk” yargısının giderilmesi; günümüzün deyimiyle “Barışçı Türk” imajının – ya da markasının – yaratılması görevi veya sorumluluğu biz Türklere düşüyor. Yaratalım ama nasıl?
Başarılı bir tanıtımın ön koşulu tanımadır. Önce kendimizi tanımalıyız. Kimiz? Neyiz? Küreselleşen bir dünya uygarlığının 21. yüzyılına nerelerden ve nasıl geldik? Bu dünyanın oluşmasına ne tür katkılar sağladık? Avrupa ulusları içindeki yerimiz ve yönümüz nedir? Bu kitap bu sorulara yanıt vermeye çalışıyor.