Gökhan Yavuz Demir, Dilin Belirsizliği’nde, insan muhayyilesini tahdit eden kurallarla işleyen bugünün dünyasında, tahayyülün alanını genişletecek sınırsız bir imkân olarak dilin kabiliyetini sorgular. Dile yüklenen imge, sembol, metafor ve alegori gibi dil oyunlarıyla tahrik ve teşvik edilen insani tahayyül, aynı zamanda mistik tecrübenin de kaynağıdır.
Öyle görünüyor ki, seküler cennet projesiyle deneyim arzusu bastırılmış insan, bu İlahi malzemenin, Dilin Belirsizliği’nde sunulan kabiliyetlerini keşfettikçe özgürleşecektir. Unutmayalım ki dünya dildir; fakat bu dünya, varolan değil, mümkün olan dünyadır. Dilin Belirsizliği, bize ‘mümkün dünyalar’ı sezdirir.