Bedel borcunun peşin olarak ödenmediği satım sözleşmelerinde, satıcıya ayni nitelikte bir teminat sağlayan mülkiyeti saklı tutma sözleşmesi, gerek karşılaştırmalı hukukta gerekse milletlerarası satım sözleşmelerinde sıklıkla başvurulan bir teminat aracıdır. Zira bu sözleşmeyle sağlanan teminat, doğrudan temel bir ayni hak olan mülkiyet hakkına dayanmaktadır. Özellikle teminatın konusunu bizzat satım sözleşmesine konu edilen malın oluşturması, bir başka eşyanın teminat olarak verilmesinin önüne geçmektedir. Yine bu sözleşmeyle alıcıya malı kullanarak borcunu ifa etme imkanı tanındığından sözleşme, diğer teminat ilişkilerinden pek çok yönüyle pozitif anlamda ayrılmaktadır.
Bu çalışmada, yabancı unsurlu mülkiyeti saklı tutma sözleşmelerine uygulanacak hukuku incelemekteyiz. Ancak konunun önemi sebebiyle sözleşmenin Türk maddi hukukundaki durumu da ayrıntılı olarak incelenmiştir. Yine çalışmamızda konuya ışık tutabilmesi amacıyla, sözleşmenin karşılaştırmalı hukuktaki durumuna da değinilmiştir.