Suçtan elde edilen yararların soruşturma ve kovuşturma makamlarının dikkatinden kaçırılarak yasal bir gelir gibi gösterilmesi topluma onarılamaz zararlar vermektedir.
Bu zararların farkına varan uluslar arası toplum aklama fiillerinin suç olarak düzenlenmesi yönünde görüş birliğine varmıştır. Hukukumuzda ilk kez 4208 sayılı Kanunda "kara para aklama suçu" adı ile düzenlenen fiil 5237 sayılı Kanunun 282 nci maddesinde de yaptırıma bağlanmıştır. Unsurlarında önemli değişiklikler yapılan "suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama suçu"nu, ceza hukuku disiplini açısından yeniden ele alma gerekliliği doğmuştur. Çalışmamız bu gerekliliğin bir sonucu olarak ortaya çıkmış ve gerek Türk hukuku gerekse de mukayeseli hukukta yer alan düzenlemeler ışığında konu detaylı olarak işlenmiştir (Önsöz'den)