Milletlerarası yatırım hukuku, yabancı yatırımcılara karşı ev sahibi devletin tedbirlerinin hukuka uygunluğunu temin etmek amacıyla ihdas edilmiş bir hukuk dalıdır. Dolayısıyla, milletlerarası yatırım hukukunun yargı mercilerinde, ev sahibi devletlerin –acta iure imperii olanlar da dâhil- tüm işlemlerinin hukuka uygunluğunun sorgulanması olağandır. Buna rağmen, ev sahibi devletlerin kamu menfaatlerini koruyan tedbirlerinin hukuka uygunluğunun, milletlerarası yatırım hukukunun yargı mercilerinde muhakeme ediliyor olması ve kimi hâllerde devlet aleyhine yüksek tazminatlara hükmediliyor olması milletlerarası yatırım hukukunun meşruiyetine gölge düşürmüştür. Milletlerarası doktrinde, özellikle son yirmi yıldır, bu meşruiyet eleştirilerinin odak noktası, çevrenin veya insan haklarının korunmasını temin eden ev sahibi devlet tedbirlerinin milletlerarası yatırım hukukunda tazminat ile müeyyidelendirilmesi olmuştur. Çalışmamızda bu meşruiyet eleştirilerine, milletlerarası yatırım hukukunun içinden bir cevap vermeyi amaçladık.
Çalışmamızda, yalnızca görüşlerine iştirak ettiğimiz eserlere değil, görüşlerine iştirak etmediğimiz eserlere de -karşıt görüş olarak- yer verdik. Böylece okuyucunun meseleyi birçok cepheden görmesini temin etmeye çalıştık.