Dünyada kaynak zengini ülkelerin gelir fazlalarını yatırım amacıyla kullanmak amacıyla kurulmuş olan varlık fonları, küreselleşmenin dolaylı bir sonucu olarak uluslararası ekonomik sistem içerisinde çok daha fazla yer tutmaya başlamıştır. Bu durum aralarında Türkiye'nin de bulunduğu çeşitli ülkelerin kendi ulusal varlık fonlarını kurmalarına yol açmıştır. 2016 yılında kurulan Türkiye Varlık Fonu ile beraber ulusal varlık fonları ekonomi ve hukuk alanında bir yenilik olarak yer alırken, aynı zamanda farklı disiplinlerin inceleme konusu olmuşlardır. Hukuksal anlamda idare hukuku bakımından da ulusal varlık fonları hem kamu yararı, hem de kamu hizmetlerinin finansmanı yönünden ayrı bir değer ve öneme sahip bulunmaktadır. Bu çalışmanın konusu olan Türkiye Varlık Fonu ağırlıklı olarak bu konular üzerinden incelenmiş.
Çalışma da idare hukukunun temel ilkeleri ışığında ulusal varlık fonları, fonların genel tanımı, gelişimi ve genel özellikleri ile beraber değerlendirilmektedir. Türkiye Varlık Fonu, 6741 Sayılı Türkiye Varlık Fonu Yönetimi Anonim Şirketinin Kurulması İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ve yardımcı mevzuat Türk idare hukuku ilkeleri temel alınarak incelenmiştir. Ulusal varlık fonları ve Türkiye Varlık Fonu bakımından yer alan tartışmalara da ayrıca yer verilmiş.
(Önsözden)