Çalışmada, Erzurum Müzesi, Elazığ Müzesi, Diyarbakır Müzesi, Mardin Müzesi, Kars Müzesi, Rize Müzesi, Giresun Müzesi, Samsun Müzesi, Trabzon Müzesi, Tokat Müzesi ve Amasya Müzesi'nde bulunan geç döneme ait 27 şifa tası detaylı bir şekilde incelenmiş. Şifa kavramı ve şifa taslarının kısa gelişimi verildikten sonra öncelikle tasların müze, malzeme, ölçek, tipoloji gibi teknik detayları sunulmuş ve üzerlerinde yer alan tüm dualar okunmuş.
Sanat tarihi metodolojisi içerisinde ele alınan taslar üzerinden şifa taslarının hem sanatsal hem de kullanım açısında kültürel ve sosyolojik olarak geçirdiği değişimler ve bu değişimi etkileyen unsurların tespitleri değerlendirilmeye çalışılmış. Tasların gelişim sürecinde değişen farklı düzenleri, taslarda sadeleşmeye gidilmesi ve teknik olarak hat ve işçiliğin zayıflaması gibi çıkarılan bazı detaylardan bu eserleri üretecek ustaların mı kalmadığı ya da gelişen tıp teknolojisi karşısında artık taslara ihtiyacın mı azaldığı gibi soruların yanıtları tartışılmış. Tasların içerisinde yer alan göbek veya küçük tasların işlevleriyle, etrafında bulunan 40 anahtar ve bu parçaların işleyişlerinin sembolizmi üzerine yeni görüşler ileri sürülmüş.
Şifa taslarında değişmeyen en önemli unsur olarak Allah'ı ve onun varlığını temsil ettiği düşünülen merkez olgusunun vurgusu üzerinde durulmuş. Geç dönem örnekleri olarak müzelerde çoğunlukla depolarda veya kısmen teşhirde bulunan şifa taslarının Osmanlı maden sanatı içerisindeki yeri belirlenmeye çalışılmış.
(Önsözden)