Anonim ortaklıklarda mülkiyet hakkı bulunan pay sahipleri ile kendisine ait olmayan malvarlığını yönetme yetkisiyle donatılmış yöneticiler arasında kaçınılmaz bir gerilim söz konusudur. Mülkiyet ve kontrol ayrımına dayanan bu gerilimi yönetmek ve dengelemek için modern anonim ortaklıklar hukuku teorisinde denetimin önemli bir işlevi vardır. Bağımsız (mali) denetimin kapsayıcılık sorunu ve işlem denetçiliğinin kaldırılmış olması özellikle halka kapalı anonim ortaklıklar bakımından uygulamada özel denetim kurumuna başvuruyu oldukça artırmıştır. Alman Paylı Ortaklıklar Kanunu'nun 118'inci paragrafından esinlenilerek 6762 sayılı (mülga) Ticaret Kanunu'nun 348'inci maddesi ile Türk Hukuku'na getirilen özel denetim, bu Kanunun altmış yıllık uygulamasının sonuçları ve Avrupa'daki gelişmeler göz önünde tutularak 6102 sayılı Ticaret Kanunu'nun 438 ila 444'üncü maddelerinde yeniden düzenlenmiştir.
Yeni hükümler kaleme alınırken İsviçre Borçlar Kanunu m. 697a-697g dikkate alınmıştır. Hem Türk ve İsviçre Hukuku'nda yeniden düzenlenen özel denetim kurumunun teorik temellerini belirlemek hem de uygulamadaki sorunları Türk ve İsviçre mahkeme kararlarını gözeterek uygulayıcılara yol göstermek, elinizdeki eserin kaleme alınış amacını oluşturmaktadır.
Bu amaçla çalışmada özel denetim, hakkın hukuki niteliğinden amacı ve kapsamına, özel denetçinin atanmasından özel denetim faaliyetine ve özel denetçinin sorumluluğuna kadar tüm özel denetim süreci irdelenmiş.
(Tanıtım Bülteninden)