Türkiye, Cumhurbaşkanlığının düzenleyici işlemlerinin denetimini iki yüksek yargı organına vermiştir; Cumhurbaşkanlığı kararnameleri Anayasa Mahkemesinin (1982/148-1), Cumhurbaşkanlığı kararları ise (birel/bireysel işlemler dâhil) Danıştay'ın yargısal denetimi altındadır.7 Anayasa Mahkemesi, CBK'nın Anayasaya şekil ve esas bakımından uygunluğunu8 denetler. CBK dışındaki tüm düzenleyici işlemlerin iptal ve tam yargı davaları doğrudan Danıştay tarafından karara bağlanır. Anayasa'nın Geçici 21 inci maddesinin B fıkrasına göre, Cumhurbaşkanlığı kararnameleri ile düzenlenecek değişiklikler, yeni Cumhurbaşkanının yemin ettiği gün olan9 Temmuz 2018 tarihinden itibaren altı ay içinde yeni Cumhurbaşkanı tarafından düzenlenmiştir.
CBK'ların asli yetki olduğunda şüphe yoktur. Mahfuz alan olup-olmadığına gelince; kanaatimize göre bu konuda CBK'ları üç kategoriye ayırarak inceleyebiliriz. Birinci kategori, Anayasamızın 104 üncü maddesinin 17 nci fıkrasında belirtilen genel olarak çıkarılabilecek CBK'lardır ki bunlar için 17 nci fıkrada 6 adet sınır öngörülmüştür. Birinci kategorideki bu genel CBK'larını sert olmayan mahfuz yetki olduğunu söyleyebiliriz. Sert olmayan mahfuz yetki alanında TBMM'nin, 17 inci fıkrada belirtilen yetkileri vardır. İkinci kategori, Anayasamızın 4 alanında özel olarak çıkarılabilecek CBK'lardır ki bunların sert mahfuz yetki alanı olduğunu söyleyebiliriz. Yani bu 4 alanda yasama organının yetkisi hiç yoktur. Üçüncü kategori, Anayasamızın Cumhurbaşkanı ve TBMM'ye aynı derecede yetki veren maddesidir ki, bu alanda TBMM ve Cumhurbaşkanı eşit yetkilidir.
TBMM çoğunluğu ile Cumhurbaşkanı, aynı siyasi eksenden (unifıed government; birleşik hükümet) veya farklı eksenden olması (divided government; bölünmüş hükümet) ile Cumhurbaşkanlığı kararnamesi uygulamasının da farklı olacağı açıktır. Nitekim ABD siyasi hayatında, 1948-2000 yıllarının sadece 1/3'ünde Başkan ve Kongre aynı siyasi çizgiden olabilmiştir.