İslam'ın iktisat anlayışının ve sosyal politika ile ilişkisinin incelendiği bu kitap. İslam'ın temel ilkelerinin hayatın her alanı gibi iktisadı da şekillendirdiği iddiasına dayanmaktadır. Bu tam olarak İslam inancının temeli olan 'tevhid' ilkesinin bir gereği olarak ele alınmaktadır. Dolayısıyla, iktisat, ancak İslam'da var olan parça-bütün ilişkisinin ve tevhid ilkesinin bir gereği olarak ancak İslam'ın sınırları içinde incelenebilir. İslam, hayatın tamamını kuşatma iddiasıyla "kül" yani bütünü ifade ederken, iktisat ancak "cüz" yani parça şeklinde bir unsur olarak var olabilir. İktisat, İslam'ın içinde ve onun şekillendirdiği bir alandır. İslam hayatın her alanını kuşattığı gibi ekonomiyi de kuşatır ve şekillendirir. İslam'ın öngördüğü şeklin dışındaki herhangi bir iktisadi anlayış İslam'a uygun değildir ve bu nedenle İslam'da İktisat içinde değerlendirilemez. Tam da bu noktada, kitapta ifade olarak. İslam iktisadı, İslami iktisat gibi yaygın tanımlamalardan kaçınılarak İslam'da iktisat ifadesi kullanılmıştır.