Türkiye açısından bakıldığında BM'nin yanı sıra Avrupa Konseyi (AK) ve Avrupa Birliği (AB) ile ilişkiler ayrıca tarihsel olarak edinilmiş birikim de ülkede insan haklarına yönelik düzenlemelerin gerçekleştirilmesi açısından belirleyici olmuştur. İnsan haklan, günümüzde her bir devletin hem ulusal hem de uluslararası düzeyde meşruiyetini sağlamasının bir ön koşuludur. Bu durum devletlerin hem uluslararası alanda ortaya çıkmış insan haklan mevzuatına uyum sağlamasını hem de ulusal düzeyde insan hakları ile ilgili çalışacak kurumları geliştirmesini gerektirmektedir. "Kurumsal ve İşlevsel Boyutlarıyla Türkiye'de İnsan Hakları Problematiği" adlı bu eserde de Türkiye'nin gerek uluslararası gerekse de ulusal düzeyde insan hakları mevzuatına uyum sağlamak için oluşturmuş olduğu kurumsal sistemin bir incelemesi yapılmıştır. Bu bağlamda eserde on iki çalışmaya yer verilmiştir.