Yazar bu çalışmasında, Batı'da hüküm süren göçmen ve Müslüman korkusunun ciddi temellere dayandığını; bunun aslında artık adaleti ve barışı görece eşit dağıtma araçlarından yoksun ulus-devletlerinin çıkarlarına hizmet eden oluşturulmuş ve yaratılmış bir korku olduğunu ileri sürüyor.
Kaya ayrıca, pek çok Batı Avrupa ülkesinde yükseliş trendi gösteren aşırı sağ oluşumlara neden olan başlıca sorunun, çoğunlukla iddia edildiğinin aksine söz konusu ülkelerde yaşayan göçmenler, mülteciler veya Müslümanlar olmadığını, aksine ülke içindeki kaynakların paylaşım süreçlerinde yaşanan gerilimler ve eşitsizlikler olduğunu ifade ediyor. Tam da bu nedenle, neoliberal muhafazakâr iktidarların göçmenleri ve Müslümanları bir tür "günah keçisi" şeklinde göstermek suretiyle, asıl gerçekliğin ve sorunun üstünü örttüğü ve kitleleri yanlış istikametlere yönlendirdiğini anlatıyor.
İslâm, Göç ve Entegrasyon: Güvenlikleştirme Çağı, sadece Avrupa'da yaşayan Müslüman kökenli göçmenler ve onları takip eden kuşaklar ve bu göçmenlere uygulanan entegrasyon ve vatandaşlık düzenlemeleri hakkında değil, aynı zamanda sekülerleşme, ihtiyatçılık, neoliberalizm, İslâm korkusu, refah devleti, aşırı sağ ve şiddet izleriyle dolu bir dönemde Almanya, Fransa, Belçika ve Hollanda'da ulus-devletin değişen yüzü hakkındadır.
(Tanıtım Büteninden)