Globalleşme sürecinin temel önemde bir paradoksu: Sermaye globalleşir, dünyanın her yerinde serbestçe dolanır ve bir örnek uygulamaları yerleştirirken, emek ve emeğin örgütlenmesinin yerel koşullara tâbi kalması... Theo Nichols ve Nadir Suğur, ülkenin teknolojik olarak en gelişkin ve en büyükleri arasında yer alan yedi firmada/fabrikada yaptıkları araştırma, bu paradoksun Türkiye’deki görünümü hakkında ayrıntılı bir resim çiziyor.
Büyük fabrikalar ve formel üretim örgütlenmesi ‘eskidi’ mi, yoksa hâlâ bir önem ve itibara sahip mi? Firmalar ve yöneticiler modern yönetim tekniklerini nasıl algılıyor ve nasıl uyguluyorlar? İşçiler, bu teknikleri ve genel olarak ‘sanayi kültürü’nü nasıl algılıyor? Toplumsal cinsiyet, etnisite, hemşehrilik, işçi sınıfı kültürü ve bilinci üzerinde nasıl etkilere sahip ve bu etkiler nasıl bir değişim içinde?
Yazarlar bu sorulara cevap ararken, ‘çalışma hayatı’, sanayi, modernleşme ve işçilerle ilgili çalışmalara hâkim olan kalıplaşmış yargıları da sorguluyorlar.