Yönetim geçmişten günümüze hep değişerek gelen bir seyir izlemiştir. Bilgi ve iletişim teknolojisindeki gelişmeler, küreselleşme, bireyi merkeze koyan yeni felsefeler ve gittikçe çeşitlenen ve karmaşıklaşan örgüt ve işgücü yapısı yönetim düşüncesini değişmeye zorlamıştır. Bu hızlı ve şiddeti gün geçtikçe artan değişme ve gelişmeler örgütleri yeni sorunlarla baş başa bırakmakta, örgütler bu sorunlarla başa çıkabilmek için yeni arayışlara girmektedir.
Örgütlerin etkili ve verimli olarak amaçlarını gerçekleştirebilmesi, etkili bir biçimde yönetilmelerine ve hızla değişen koşullara uyum göstermelerine bağlıdır. Günümüz örgütlerinin geleneksel yaklaşımlarla yönetilmeleri değişikliklere hızlı bir şekilde uyum göstermeyi zorlaştırmaktadır. Bu anlamda, sürekli olarak yeni yönetim teorileri üretilmekte, yaklaşımlar geliştirilmekte ya da eski bilgiler yenileri ile güncellenmektedir.