Ülkemizde tarihsel bazda özellikle Fransız sistemi ve doktrini etkisinde başlayan idare hukuku alanındaki akademik çalışmalarda, "yabancı" etkisinin halen dahi makul bir noktaya indirgenmiş olduğunu söyleyebilmek güçtür. Nitekim Türk pozitif hukukunu aktardığı iddiasındaki birçok idare hukuku kitabında şu an dahi verilen referansların büyük kısmının yabancı içtihat ve kaynaklar olduğu görülmektedir. Kuşkusuz bu tür bilimsel çalışmalarda bazen yabancı kaynaklara referans verilmesi sakıncalı olmayıp bilakis karşılaştırmalı hukuk boyutunda çalışmaya ayrı bir değer katar. Ancak bu yabancı etkisinin, sürekli olarak kendi ayakları üzerinde durabilen ve gerçek anlamda "ulusal" bir pozitif hukuk uygulaması bulunmadığı varsayımıyla empoze edilmeye çalışılması onur kırıcıdır. Bu nedenle artık kendi ayakları üstünde durmayı başaran ve kendi özgün sistematiğini oluşturabilmiş pozitif Türk İdare Hukuku oluşturmanın vakti çoktan gelmiş olup, bu çalışmanın hedeflerinden biri de bu ihtiyaca katkı sağlamaktır.