Sigorta sözleşmesi tam iki tarafa borç yükleyen bir sözleşmedir. Bu ilişkide sigorta ettiren prim ödemekle yükümlüyken, sigortacının asli edimi rizikoyu taşıma yükümlülüğüdür. Rizikonun gerçekleşmesi halinde, sigortacının sigorta sözleşmesi çerçevesinde belirlenen sigorta tazminatını veya bedelini ödemesi gerekir. Sigorta ilişkisinde, sigortacının parasal yükümlülükleri, sigorta tazminatı ve bedelini ödemekle sınırlı değildir. Bunun yanı sıra kanun koyucu başka bazı parasal yükümlülükler de öngörmüştür. Bu yükümlülüklerin en başında sigorta ettirenin zararı önleme, azaltma, artmasına engel olma ve sigortacının üçüncü kişilere karşı olan rücu hakkının korunması için yaptığı giderleri ödemek gelmektedir. Masrafların sigortacının üzerinde bırakılması, menfaatler dengesine uygundur. Zira sigorta ettirenin koruma ve kurtarma faaliyeti nihai olarak, sigortacının menfaatlerine hizmet etmektedir. Sigortacı, bu faaliyetler sayesinde ya hiç tazminat ödememekte ya da daha az tazminat ödemektedir. Yapılan masraflardan sigortacının sorumlu olması, sigorta ettireni koruma ve kurtarma faaliyetinde bulunma yönünde motive etmektedir.
Bu çalışmada sigortacının koruma ve kurtarma masraflarından sorumluluğunun doğmasının şartları, TTK'da ilk defa düzenlenen avans ödeme yükümlülüğü ve özel sigorta tipleri bakımından koruma ve kurtarma masrafları ayrıntılı incelemeye tabi tutulmuş.
(Tanıtım Bülteninden)