Kanun, kendisinden önceki düzenleme olan 556 sayılı KHK'dan farklı olarak, markaların hükümsüzlüğü kurumunu düzenlemekle yetinmemiş, bunun yanı sıra mülga 556 sayılı KHK'da eksik olan markanın iptali kavramını da açıkça kapsamına almıştır. Mülga 556 sayılı KHK döneminde bu ayrıma yer verilmemiş olması nedeniyle uygulamada yaşanan güçlükler, söz konusu düzenleme yönteminin ardından çözülecektir. Konunun, markanın hükümsüzlüğü açısından köklü, markanın iptali açısından ise yeni niteliği, birbiriyle bağlantılı bu iki kavramın çalışma kapsamında incelenerek, karşılaştırmalı olarak ele alınmasının önemini artırmış. Bu itibarla çalışma da öğreti, Yargıtay kararları ve AB AD kararları göz önünde bulundurularak söz konusu iki kurum incelenmiş.
SMK'nın geçici l'inci maddesine göre "SMK'nın yayımı tarihinden önce yapılmış olan marka başvuruları ile ilgili olarak başvurunun yapıldığı tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümleri uygulanmış. Bu nedenle çalışma konusu sadece SMK'nın nasıl uygulanacağı konusuna yoğunlaşmış.
(Girişten)