21. yüzyıldaki rekabetçi ortamda sürdürülebilirlik garantilenmeye çalışılırken, odaklanılan alan “birey”e kaymaktadır: Liderlik özelliklerinin küresel yapılanmalara karşın, ülkeden ülkeye yansıttığı farklılıklar, algılanan rollere dikkat çekilmektedir. Ayrıca kurumsal ya da tüketici pazarlarındaki müşterilerle geliştirilecek doğru iletişimde önemli rol üstlenen satış elemanlarının ve bugün artık bir de sosyal medyanın gücü, müşteri ilişkileri yönetimine damgasını vurmaktadır. Yalnız gözden kaçırılmaması gereken bir nokta da, değer beklentilerini saptamada “algı” ve “duygu” faktörlerinin etkisinin tercihleri değiştirebileceğidir. Burada sürekliliğin bir garantisini de iç müşterilerin kurum içindeki esenlik duyumunun sağlanması ve tüm pazarlama faaliyetlerinin bir anlamda kar amacı gütmeyen - eğitim kuruluşları gibi - kurumlar için de geçerli olduğunun hatırlanması oluşturacaktır.