Tarih boyunca bireyler ve topluluklar bir bölgeden diğer bir bölgeye veya bir ülkeden diğer bir ülkeye göç etmişler veya göç etmek zorunda kalmışlardır. İletişim imkanlarının yok denecek kadar az olduğu dönemlerde bireyler veya topluluklar bireysel veya topluluklar halinde bu yeni fırsatlara doğru hareket etmişlerdir. Bu hareketler bazen ülke içinde, bazen de ülkeler arasında gerçekleşmiştir. Ülke içinde göç, kırsal alandan kentsel alanlara veya bir bölgeden diğer bir bölgeye olabilmektedir. Uluslararası göç ise bir ülkeden başka bir ülkeye göçü ifade etmektedir. Bu kavram ulus devletlerin oluşması ile ortaya çıkmıştır. Böylece, dünya üzerinde insanların yer değiştirmediği bir bölge neredeyse kalmamıştır.
Göç ve göç türleri ile birlikte göçmen, mülteci, sığınmacı gibi kavramlar birinci bölümde; Dünya sistem teorisi, ağ teorisi, kurumsal teori, kümülatif nedensellik teorisi ikinci bölümde; Osmanlı dönemi ve günümüz dönemi ayırımı yapılarak göçün tarihsel süreci üçüncü bölümde; Uluslarası göçe neden olan faktörlerin, makro, mikro, çevresel, demografik, sosyal, ekonomik, ara unsurlara tanıtımı dördüncü bölümde; Göç ve güvenlik konusu beşinci bölümde; AB güncel uygulama ve örneklerinin sergilediği insancıl olmayan örnekler altıncı bölümde; Göçmenlerin karşılaştıkları sağlık sorunları ve bu sorunların beraberinde getirdikleri yedinci bölümde; İslam Fobi faktörlerinin göçü getirdiği dramatik nokta sekizinci bölümde; Göçün ev sahibi ekonomiye, özellikle Türkiye örneği üzerinden etkileri dokuzuncu bölümde; AB'nin göç politikları ile ilgili tarihi geçmişi ve Suriye'li göçmenler nedeniyle Türkiye ile yaşamış olduğu hukuki düzenlemeler onuncu bölümde; Türkiye'nin kuruluşundan günümüze yaşadığı göç olgusu ve istatistikler onbirinci bölümde; Türkiye'nin Suriye'li göçmen deneyimi onikinci bölümde ele alınmıştır.