Geleneksel toplumlarda statüler ve statülerin gerektirdiği roller, insan için birer veri niteliğindedir. İnsana düşen görev, verili statüsünün gerektirdiği rolünü yerine getirmektir. Bu nedenle, geleneksel toplumlarda insanların sahip oldukları statüleri genellikle değişmemektedir. Modern toplumlarda ise, statüler doğuştan değil; sonradan, bireyin çabasıyla kazanılmaktadır.
Toplumsal statü kazanmanın en önemli aracı eğitimdir. Eğitim yoluyla bireyler, toplumsal konumlarını değiştirip dikey sosyal hareketliliğe uğrayabilmektedir. Yukarı doğru dikey hareketliliğin sağlanabilmesi için, eğitimde fırsat ve imkân eşitliğinin tüm bireylere sağlanması gerekmektedir. Aksi taktirde eğitim, yukarı doğru dikey sosyal hareketliliğin aracı olmaktan çıkarak kendinden beklenen işlevi yerine getirememekte, dahası, mevcut eşitsizlikleri sürdürmenin aracına dönüşebilmektedir. (Tanıtım’dan)