İnsan biyopsikososyal bir varlıktır. Tarih öncesi devirlerdeki insan doğada beslenme, korunma gibi hayati biyolojik ihtiyaçlarını karşılamak zorunda kalmıştır. Avlamak istediği bir hayvanı yakalamak ya da kendisini avlamak isteyen bir hayvandan kaçmak için koşmak, tırmanmak, atlamak gibi avlanma ya da hayatta kalma içgüdüsüyle yapılan bedensel hareketler ilk insanın yaptığı zorunlu egzersizler olarak görülebilir. Bu ilk egzersizleri iyi yapamayan bir bireyin doğada hayatta kalma şansı çok azalacaktır. Çünkü bu durumda ya vahşi bir hayvana yem olacak ya da avlanamadığı için aç kalacaktır. Bu dönem boyunca insanın fiziksel ve zihinsel kapasitesi artarak gelişmiş ve hayatta kalmak için yaptığı aktivitelerden insanlık kültürü doğmuştur.