Toplumsal dünyada bireyler, gündelik yaşamdaki öznel deneyimlerinin, yaşam algılarının ve bireysel gözlemlerinin sonucu olarak gelişen fikirlerinin doğru olduğu varsayımıyla yaşarlar. Oysa Marx'ın ifade ettiği gibi, "her şey göründüğü gibi olsaydı, bilime ihtiyaç kalmazdı." Her şey göründüğü gibi değildir elbette. Sosyolojide kavramsal analizler ya da teorik temellendirmeler, üzeri örtük biçimde sunulan ve toplumsal alandaki faillerin hakkında pek düşünmediği gerçeklikleri ortaya koyma amacındadır.
Bu kitap daha çok bu anlayışla biçimlenmiş ve çeşitli kavram ve teorileri tanıtmaya ve sorgulamaya odaklanmış sosyolojik analizlerden oluşmaktadır.
Kitap yalnızca akademisyenlere ve sosyoloji öğrencilerine değil, aynı zamanda sosyal düşünceye meyil etmiş okuyuculara da hitap etmektedir.