Yoksulluk, bir kişi veya grubun yaşamını devam ettirmek için gerekli asgari ihtiyaçları karşılayacak imkânlardan mahrum olması anlamına gelmektedir. Son yıllarda yapılan çalışmalar yoksulluğun, özellikle dezavantajlı konumda olan bireylerin yaşam kalitesi üzerinde birtakım olumsuz etkileri olduğunu ortaya koymaktadır. Bu olumsuz etkiler, günden güne artış göstermekle birlikte hem bireysel bir kaygı hem de acilen önlem alınması gereken toplumsal bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır. Yoksullukla doğrudan ve dolaylı bir şekilde ilişkili olan bu olumsuz durumlarla mücadele etmek amacıyla ulusüstü kuruluşlar, hükümetler ve sivil toplum örgütleri başta olmak üzere çeşitli paydaşlar plan, politika ve stratejiler üzerinde aktif olarak çalışmaktadır. Küresel bir özellik gösteren yoksulluk sorununu en aza indirmek amacıyla uygulamaya konulan uluslararası işbirliklerinden iklim değişikliği, hızlı nüfus artışı, kitlesel dış göç eylemleri, uluslararası anlaşmalardaki uyum problemleri gibi küresel etkisi bulunan olaylar nedeniyle istenilen sonuçlar elde edilememiştir.
Bu çalışma, yoksulluk üzerine geliştirilen kurumsal politikalardan bireysel çabalara kadar çeşitli uygulamaları içeren, yoksulluğun önlenmesine yönelik çözüm önerileri getirme ve toplumsal farkındalığı arttırma amacını taşıyan disiplinlerarası bir özellik göstermektedir. Kamu kurumlarının, özel sektör temsilcilerinin, sivil toplum örgütlerinin, akademisyenlerin ve öğrencilerin ihtiyaçlarına cevap verecek, kamu yönetimi ve sosyal politika alanlarına katkı sağlayacak bir eser olma özelliğini taşımaktadır.