Yaklaşık 130 yıl Cezayir’e hükmeden Fransa, ülke topraklarını bir sömürge yönetimi kurarak idare etmiştir. Yeni yönetimle hiç bir ortak bağı bulunmayan Cezayir halkı, Fransız hâkimiyetini, çıkarlarını gözeten küçük toplulukların dışında hiçbir zaman kabullenmedi. İşgalin başından itibaren bu reddin getireceği direncin farkında olan Fransız idarecileri vatandaşlık ve onun hukuku konusunda ikili bir idare anlayışı benimsedi. Uzun yıllar sürecek bir çabanın sonunda kendine bağlı bir topluluk oluşturarak, bu topluluğun ihtiyaçlarına göre bir idare biçimi kurdu.
Fransa’da mevcut idari yapının benzerini Cezayir’de oluşturduğu Fransız topluğu için uyguladı. Onlar sömürge toprağında yaşayan Fransız vatandaşlarıydı. Ülkenin büyük bir çoğunluğunu oluşturan Cezayirlileri ise kurduğu askerî yönetimle, ülkeye getirilen göçmenlerin her alanda gelişmesine ve Fransızlaşmasına katkı sağlayacak bir anlayışla yönetti.
Akdeniz ve çevresinde hüküm süren güçlü devletlerin istilaları ve etkisinden 1962 yılına kadar kurtulamayan Cezayir halkı, 1954 yılında Fransa’ya karşı başlattığı bağımsızlık mücadelesini aralarından yüz binlercesini kurban vererek kazanmıştır.
Bu çalışmada Fransa’nın Cezayir’i işgal ettiği ilk dönemden bağımsızlık tarihine kadar Cezayir’de benimsediği yönetim anlayışı incelenmiştir.