Hayatınız üzerine düşünün. Geleceğinizi planlayın ya da çok düşünmeyin; bir film izleyin. Bir şeyler atıştırın. İşleri yetiştirin. Tatil yapın. Bir kitap okuyun. Kitabın sayfalarında düşünen, plan yapan, izleyen, atıştıran, çalışan, eğlenen, okuyan insanların sosyoloji tarafından anlatılan gündelik yaşantılarına tanık olun. Modern insanın çalışma, kamusal alan ve özel yaşam arasında parçalanmış olan olağan bir gününü oluşturan bu yaşantılar; bilinç, sınıf, ideoloji, küreselleşme, postmodernizm tartışmaları etrafında, teoriye giden yolda yeniden birleştirilip heyecan verici bir öyküye dönüşecektir. Gündelik hayat bütün bu tartışmaların başladığı ve anlam kazandığı başlangıç noktası olarak karşınızdadır. Yapılar içerisinde gözden kaybolmuş öznenin kendisini gündelik dil, kültür ve tüketim edimleri içerisinde yeniden bulmasının sosyolojik anlatısı böylece ortaya çıkmaktadır. Bu kitap, işte bu öyküyü anlatmaktadır.