Dilin doğru kullanılması yılların getirdiği bir birikimle olur. Bu birikime eğitim ve öğretimin çok katkısının olmasına karşın, tek başına yetmez. Bireyin küçük yaşlardan başlayarak çok sayıda ders kitapları dışında her tür kitap, günlük gazetelerin köşe yazılarını okuması da gerekir. Ne var ki, Türkiye'de düşük olan okuma oranı günümüzde daha da düştü. Konuşma diliyle yazı dili ayrımı yapılmaz oldu; oysa ikisi farklıdır. Bunun sonucunu öğrencilerimizde düşündüğünü yazıya dökememe, anlatım bozuklukları, yazım (imla) hataları biçimlerinde çok sık görüyoruz.
Psikoloji ve psikiyatri alanlarında doğru anlama ve doğru anlatma özel bir öneme sahiptir. Bu nedenle gerek makale ve tez yazmada, gerekse yazım konusunda sık yapılan hatalarla ilgili örneklerin olduğu bir bölüm de eklenmiş.
(Tanıtım Bülteninden)