Krizin 2013'ün ortasındaki küresel maliyeti 30 trilyon dolar olarak telaffuz edilmekle birlikte tam maliyetinin daha fazla olacağı ve önümüzdeki yıllarda daha da artacağı tahmin ediliyor. Zaten kitabın ana teması rakamlar olmayıp, başta Amerikan halkı olmak üzere neoliberal politikaların insanlığı ve milli devletleri nasıl ve hangi tür bir girdaba soktuğudur.
20. yüzyılın başındaki sol ütopyacılık geleneği aynı yüzyılın sonundan itibaren günümüzde sağ kanada geçmiş görünüyor. Nitekim ABD'de Başkan George W. Bush ile iktidar olan "Yeni Muhafazakarlık" akımı soldan sağa evrilerek Hıristiyan sağ ile işbirliği yapmıştır. İlginçtir İngiltere'de iki dönem iktidar olan sol / sosyal demokrat İşçi Partisi'nin lideri Başbakan Tony Blair de yeni muhafazakar olup, İngiliz sağının muhafazakar parti lideri ve Başbakan Margaret Thatcher'ın politikalarını aynen uygulamış, hatta daha da ileri götürmüştür.
Netice olarak, John Gray'in "Kara Ayin"de ifade ettiği gibi, "tarihin temelinde gizli bir planın yattığı inancı, gerek judeo-Hıristiyan dini inançlar gerekse seküler kurtuluşçu hareketler, ütopyacı siyasi projeler açısından esastır." Daha yüce bir insanlık meydana getirmek adına ezilen ya da yok edilenler. İster patlatılan bombalarla, ister finansal/ekonomik krizlerle. İnsanlık günümüzde judeo-Hıristiyan Ortaçağ'dan daha fazla boş inançlar dönemini yaşamakta olup, sürekli manipüle edilmektedir. Seküler kurtuluş umudu söndürülürken buna alternatif olarak dinlerin apokaliptik (kıyametçi) versiyonları giderek canlandırılmaktadır. (Tanıtım Bülteninden)