İletişim özgürlüğünün sağlanması sürecinde oynadığı önemli rol bakımından incelenen “Oto–Kontrol” kurumu çağdaş demokrasiyi benimsemiş devletler için vazgeçilemez
bir olgudur. Bazı otoriter toplumlarda da yasal bir kimlikle karşımıza çıkan bu kurumu incelerken konuyla bağlantılı birçok kavram üzerinde durulmuştur.
Kitabın birinci bölümünde kitle iletişimi konusunu işlenmiştir. Kitle iletişim araçlarının işlevlerini çok boyutlu olarak değerlendirdiğimiz bu bölüm içinde farklı başlıklar altında basın ve bir kamusal hak ve özgürlük olarak basın özgürlüğü değerlendirilmiştir.
İkinci bölümünde Oto–Kontrol kavramıyla yakından ilgili konular olması nedeniyle ahlak (etik) ve basın ahlakı konularını açıklanmaya çalışılmıştır.
Üçüncü bölümde Oto–Kontrol kavramı, Oto–Kontrol modellerini ve dünyanın çeşitli ülkelerinde Oto–Kontrol uygulamalarını incelenmiştir.
Dördüncü bölümde; Türk basınında gönüllü kuruluş kimliğiyle ortaya çıkan Oto–Kontrol kuruluşları üzerinde uzunca durulmuştur. Beşinci bölümde ise; Radyo–Televizyonun hukuki evrimini gözler önüne serilmiştir.
Bu çalışmada iletişime özgü öğeler, kamu hukuku anlayışı içinde sebep–sonuç ilişkileri kurarak, tahlil ederek konuyu bütünüyle bir hukuki çerçeve içinde değerlendirilmiştir.