Bu eser, Markanın Hükümsüzlüğü konusunda var olan sorunları inceleyerek bu sorunlara çıkış yolları gösteren bir amaç taşımaktadır. Bu konudaki sorunları incelerken de konu ile ilgili doktrinde öne çıkmış görüşlere yer vererek önemli ölçüde konunun tatmin edici olması istenmiştir.
Marka Hukukumuzun dayanağı olan Kanuni düzenlemelerin üzerinden çok zaman geçmemiş olması, konunun da Marka Hukukunun kendisi gibi henüz yeni bir konu olması bu çalışmanın bir boşluğu dolduracağı inancına sahip olmama neden olmaktadır. Zira konuyu incelerken, hem doktrindeki çok değerli yazarların görüşlerine yer verilmiş, hem de konu ile ilgili Yargıtay uygulamasının nasıl olduğu noktasında çeşitli İçtihatlara yer verilmiştir.