Yaşanan krizin Marksist bir çözümlemesi… 2007 yılında ABD ikinci kalite ipotek kredileri piyasasında borçların geri ödenmemesiyle patlak veren kriz, IMF ve Dünya Bankası eliyle son 30 yıldır gelişmekte olan ülkelere dayatılan neoliberal finansallaşma ve serbestleştirme politikalarının etkisiyle hızla genel bir ekonomik krize dönüştü.
Yaşanan bu süreci Marksist ekonomi politiğin bakış açısıyla ele alan akademisyenlerin yazılarından oluşan bu seçkide, krizin tarihçesi, nedenleri ve sonuçları detaylı bir şekilde inceleniyor. Krizin kapitalizmin finansallaşmasının bir sonucu olduğunu vurgulayan C. Lapavitsas, finans kurumlarının, geniş halk kesimlerinin finansal hizmetlerden yararlanmasına olanak sağlayarak yeni kâr alanları yarattıklarını öne sürüyor. C.M. Camacho ve J.A.R. Nieto, finansal sermayenin küreselleşmesinin son 30 yılını masaya yatırıyorlar. J.P. Painceira, uluslararası sermaye akışlarının ve döviz rezervi biriktirme politikasının gelişmekte olan ülkelere getirdiği toplumsal maliyetleri inceliyor. İkinci kalite ipotek kredilerinin ortaya çıkışını ele alan G.A. Dymski, ikinci kalite kredilerin yaygınlaşmasının ve yetersiz bir şekilde teminatlandırılmasının krizle sonuçlandığını vurguluyor.
P.L. dos Santos, dünyanın önde gelen 9 uluslararası bankasının faaliyetlerini incelediği yazısında, günümüz kapitalizminde bankacılığın değişen içeriğini tartışıyor. D. Papadatos, merkez bankacılığının günümüzdeki işlevini sorguluyor. N. Ergüneş, sermayenin birikim gereksinimleri doğrultusunda uygulamaya geçirilen enflasyon hedeflemesi politikası sonucunda Türkiye ekonomisinde büyümenin istikrarsızlaştığını ve ekonominin daha kırılgan hâle geldiğini belirtiyor. M. Itoh, krizin özgül özelliklerine ve toplumsal maliyetlerine değiniyor.
(Tanıtım Bülteninden)