Demokrasi, 'basın özgürlüğü' varsayımına dayanır. 'Özgür basın / işverene bağımlı gazeteci', çağdaş Batı toplumlarında bir ikilemdir. Türkiye'de de durum, budur.
Dahası, artan ve yapısal bir nitelik kazanan, toplumu bir ahtapot gibi saran iç ve dış tekelleşme sürecinde gazeteciler özgür olmadığı gibi, demokrasi de işlememektedir. Doktora çalışmamızda (1968/1969) belirttiğimiz 'kapitalist tekelleşme', en sonunda Türkiye'yi de, Dünya'yı da kaosa ve, kim bilir nasıl bir düzen ve toplum arayışına götürecektir!..
Otuz yıl sonra 2010'larda Atatürkçü Cumhuriyet Türkiye'si, 'sözde bir demokrasi'de dinci dönüşümle hızla geri bir anayasaya sürüklenmektedir. Hiçbir çağdaş toplum 'haber'siz olamaz; dolayısıyla veri düzen ve yapıda yine de gazetelerin bağımsızlığı ve gazetecilerin görece özgürlüğü, iyileşmeler ve bunalıma çözüm getirebilir. Gazeteci / Profesör M. Nihad Ay, bu çalışma ile, 'basın toplumsal sorunu'nda arayış ve çözüm önerileri sunmaktadır.