Dünyanın karşılaştığı en büyük sorunlar arasında karşımıza çıkan "arazi kıtlığı" ve "yanlış arazi kullanım kararlan"; kentlerin kontrol edilemeyecek bir hızda büyümesi, tarım arazilerinin tarım dışı faaliyetlere (yerleşim, sanayi vb.) açılması, yoğun arazi talebi ve sürdürülebilir çevre ilkelerinden uzak arazi politikaları sonucunda ortaya çıkmıştır.
Dünya arazisini tüm sakinlerinin yararına yönelik olarak en iyi şekilde kullanmak, yönetmek ve kalıcı kılmak için ülke, kent ve kır ölçeğinde arazi yönetimine ihtiyaç vardır. Arazi yönetimi için mülkiyet kullanımına ilişkin bilgiler ve dökümler olması, mülkiyete ilişkin karar verilmeden önce bunların dikkatlice incelenerek analizlerinin yapılması gerekmektedir.
Türkiye'de arazi mülkiyetinin kullanımına, edinimine ve düzenlenmesine yönelik uygulamalar çeşitli kamu idarelerinin yetki ve sorumlulukları altında, ilgili mevzuatlar çerçevesinde yürütülmektedir. Diğer bir ifadeyle, -Türkiye'de ülke ölçeğinde kapsamlı ve bütüncül bir "arazi yönetimi" sistemi oluşturmak ne yazık ki henüz mümkün olamamıştır.
Bu duruma bir çözüm sunma hedefi taşıyan Arazi Yönetimi, dünyadaki arazi yönetim süreçlerini irdeleyip ülkemiz koşullarına uygun, özgün bir arazi yönetim sistematiği oluşturarak, bunu Geomatik (Harita-Jeodezi-Fotogrametri), İnşaat, Çevre, Orman, Ziraat Mühendisliği, Şehir ve Bölge Planlama, Kentsel Tasarım, Mimarlık, Hukuk, Kamu Yönetimi vb. gibi disiplinlerde rol alan tüm aktörlerin ilgisine sunmaktadır.
(Tanıtım Bülteninden)