Cebri icra takibinde temel paraya çevirme yöntemi olarak kabul edilen cebri açık arttırma sonucunda yapılan ihalenin hukuka aykırı olması durumunda başvurulan hukuki çare olan ihalenin feshi kendine özgü bir şikayet yolu olarak İcra ve İflas Kanunu m.134'te düzenlenmektedir. İcra ve İflas Kanunu'nun temel ilkelerinden olan alacaklının alacağına en kısa zamanda, basit bir yolu takip ederek kavuşması ve bu gerçekleşirken taraflar arasındaki menfaat dengesinin korunmasının zorluğu İcra ve İflas Kanunu m.134'ün uygulamasında da kendini göstermiştir. İcra ve İflas Kanunu yürürlüğe girdiğinden bu yana ilgili hükmün uygulamasında pek çok sorunla karşılaşılmış; bu sorunların giderilmesi maksadıyla hükümde beş kez değişiklik yapılmıştır. Buna rağmen, hükmün mevcut uygulamasında ilmi ve kazai içtihatlarda pek çok meseleye ilişkin tartışmalar hala güncelliğini korumaktadır. Bu meselelere birkaç örnek olarak, ihalenin feshini kimlerin talep edebileceği, cebri ihalenin genel mahkemelerde dava konusu teşkil edip edemeyeceği, kamu düzenine ilişkin kabul edilen ihalenin feshi sebepleri bakımından İİK m.134'teki kısıtlamaların geçerli olup olmadığı, para cezası, teminat ve harca ilişkin düzenlemelerin ölçülülüğü ve yerindeliği, ihale bedelinin nemalandırılması verilebilir. İşte bu çalışmada, İİK m.134'e ilişkin başlıca tartışmalı meseleler seçilmiş ve değerlendirilmiştir.