Türkçülüğün doğuşunu ve gelişimini ele alan çalışmalar, hemen daima kalıplaşmış bir başlangıç çizgisinden haraket etmektedir. Yani Fransız İhtilali (1789) ve onun Osmanlı Devleti üzerindeki etkileri Türkçülüğün ortaya çıkışındaki yegane amil sayılmaktadır. Bu önemli olayın Türkçülüğün gelişmesinde–dolaylı ve doğrudan–etkileri olduğu inkar edilemez.
Ancak, ondan önceki uzun dönemlerde ortaya çıkan tezahürleri bu şekilde görmezden gelemeyiz. Türk diline saygı ve bağlılık, yabancı hayranlığına karşı çıkmak, vatan sevgisi ve bağımsızlık düsturu, farklı coğrafyalardaki Türk toplulukları arasındaki soy birliği şuuru gibi unsurlar Türkçülüğün temel ilkeleri arasındadir.
Tarih boyunca görülen bu tarz belirtileri Türkçülük kategorisinin dışında tutmamak gerekir. Adı aynen konmamış olsa da bunlar öz itibariyle Türkçülüğün çeşitli unsurlarıdır. Onun için Türkçülük tarihindeki şerefli yerlerini almaları gerekir. Bu kitap, böyle bir düşünceden hareket ederek hazırlanmıştır.