Bu çalışmanın konusunu, Türk hukukuna 6/12/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu'nun 78 inci maddesinde düzenlenen merkezi karşı taraf (MKT) uygulaması oluşturmaktadır. Finansal piyasaların özellikle ekonomik kriz dönemlerinde olumsuz etkilenmemeleri veya minimum düzeyde zarar ile işlevlerini sürdürmeleri bakımından MKT sisteminin hukuki temellerinin sağlam bir zemin üzerine inşa edilmesinin önemi büyüktür. Bu nedenle, çalışmada esas olarak MKT üyelik sözleşmesi ile bu sözleşmenin temelindeki ilişkinin hukuki niteliği tespit edilmeye çalışılmış. MKT sisteminin aktif bir şekilde kullanılması durumunda, hem sisteme üye olan banka ve yatırım kuruluşları açısından zaman ve para tasarrufu sağlanacak hem de sistemik riskin ortaya çıkması engellenebilecektir. Başka bir ifade ile sisteme ilişkin takas kurallarının net bir şekilde belirlenmemesi, özellikle konunun yargıya intikal etmesi durumunda zaman (dosyanın bilirkişilere gönderilmesi) ve para kayıplarına (uzman mütalaalarına ihtiyaç duyulması) neden olabilecektir. İşte, etkin bir MKT uygulaması sayesinde karşı taraf kredi riski kontrol altına alınarak, piyasalara duyulan güvenin artmasını ve dolayısıyla sistemik riskin de azalmasını sağlamak mümkündür.
Çalışmada ayrıca takas süreci, takas kuruluşları, tezgah üstü türev araçların merkezi takası gibi konular ayrıntılı olarak incelenmiş. Konuya ilişkin Avrupa Birliği ve Amerikan hukuku düzenlemeleri karşılaştırmalı olarak incelenmiş olup, bu incelemelerde Türk hukukuna ait özellikler göz ardı edilmemiş.
(Tanıtım Bülteninden)