Kitabın ana konularından olan, siyasal-toplumsal bir politika biçimi olarak çok-kültürcülüğün milli kültür veya modern milli devletlerin alternatifiymiş gibi sunulması, konunun bilinmemesi veya ideolojik yargıların karar vermedeki baskınlığından kaynaklanır. Her toplum, tarih boyunca doğası gereği çok kültürlü bir karakter arz etmiştir, yani ırkî, kültürel, dinî, sınıfsal, ekonomik, cinsel farklılıklardan müteşekkildir. Siyasi modeller de bu sistemler ekseninde oluşturulmuş buna bağlı olarak kültürel bir yaşam biçimi ve ilişkiler örüntüsü geliştirilmiştir.