Avrupa Birliği, temel hak ve özgürlüklerin korunması konusunda uzun süre ikircikli bir tavır içinde gel-gitler yaşamış bir Birlik'tir. Özellikle 1990 sonrası Birliği bağlayan bir temel haklar kataloğunun olmayışı ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin dışsal denetimine tabi olmaması hem Birlik içinden hem de Birlik dışından sürekli eleştirilmiştir.
Bu eser bir ölçüde Avrupa Birliği'nin bu eleştirilere yanıtlarını ele almakta ve tartışmaktadır. Birlik,Temel Haklar Şartı ile temel haklar kataloğu yokluğu eleştirilerine yanıt verirken diğer taraftan ise Lizbon Antlaşması ile Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne katılımın önü açılmıştır. Önümüzdeki yıllarda Sözleşme'ye katılımın sonuçları hep birlikte görülecektir.