Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu Prof. Dr. Ernst Hirsch tarafından hazırlanarak ilk kez 5 Aralık 1951 'de kabul edilmiş olup 13 Aralık 1951 itibariyle Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe sokulmuştur. Bu kanun ile fikir ve sanat eserlerinden ne anlaşılması gerektiği açıklığa kavuşturularak bir eseri meydana getiren eser sahibinin ve bağlantılı hak sahiplerinin hangi haklara sahip olduğu düzenlenmiştir. Böylece eser sahibi ile bağlantılı hak sahiplerinin eser nedeniyle sahip olduğu hakların güvence altına alınması amaçlanmıştır. Bu durum beraberinde bazı soruları gündeme getirmiştir. Bu kapsamda olarak öğretide Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'nda yer alan hükümlerin Türk Ticaret Kanunu'ndaki haksız rekabet hükümlerine göre özel nitelikte olup olmadığı tartışılmıştır. Bunun sonucu olarak da eser sahibinin eserden doğan haklarının ihlal edilmesi halinde fikri haklar koruması ile haksız rekabet korumasının kümülatif olarak uygulama bulup bulamayacağı sorusuna cevap aranmıştır.
İşte bu çalışma kapsamında da fikri haklar koruması ile haksız rekabet koruması arasında özel hüküm-genel hüküm İlişkisinin olup olmadığı ve iki koruma yolunun kümülatif olarak uygulama bulup bulamayacağı sorusuna cevap aranmaktadır. Bu cevabın sonucu olarak doğması muhtemel usuli problemler ele alınarak bu problemlere ilişkin de çözüm önerilerine yer verilmektedir.