"Başarı" kelimesi büyüleyici bir sözdür. Her insanın gönlünde "başarılı" olmak duygusu yatar. Ancak başarı, tam anlamıyla tanımlanamaz bir türlü. Zira herkesin başarı anlayışı farklı ola-bilmektedir. Örneğin bazı insanlar bol kazançlı kariyer sahibi olmayı hedefleyip, hayalindeki kariyere ulaşmayı "başarı" diye algılarken, bazıları lüks bir hayatı yaşayabilecek maddi imkânları elde edebilmeyi "başarı" diye hedefleyebilmektedir. Oysa bütün bunları elde ettikleri halde doymayan ve daha yukarısını isteyen; elde edemeyince de "mutsuz" olan; bu mutsuzlukla umutsuz bir halet-i ruhiye içinde kıvranan ve hatta intihar eden birçok insan bulunmaktadır. O halde başarıyı bu aşamada aramak gerekir. Yani başarı maddi ve manevi mutluluğa erişmektir bence. Bu da gönül rahatlığına; daha doğrusu huzura kavuşmakla gerçekleşebilmektedir. Gönül rahatlığı ve huzurun ölçüm merkezi ise her insanın vicdanıdır. Bir insan, vicdanının sesini dinlediğinde, olumlu sinyaller alıyorsa, mutlu; olumsuz sinyaller alıyorsa, mutsuzdur. Vicdandan olumlu sinyaller gelmesi, insanın toplum içindeki konumuna, rolüne, hizmetlerine, faydalı eserler üretmesine, etrafına pozitif enerji yaymasına, kazandığını kendi hakkıyla kazanmasına bağlıdır.
Bu kitap, sadece maddî açıdan başarılı olmanın değil; aynı zamanda manevî bakımdan da başarılı olmanın sıra dışı şifrelerini sunmaktadır.
(Tanıtım Bülteninden)