İnsanoğlunun içgüdüsünde "intikam", "öç almak", "cezalandırmak", "infaz etmek", "sapkınlık", "fantezi" gibi dürdüler bulunmaktadır. İnfaz'da, bu dürtülerin dışa vurulduğunda zihinlerdeki cezaların icra biçiminin genel adıdır ve tarih boyunca insanoğlu "Adalet" ile "İntikam" ceza infazı erkleri arasında evirilerek çok büyük bedeller ödemiştir.
Modern infaz anlayışı ve uygulaması, toplumlar ile yönetim anlayışlarına kabul ettirilmesi hiç de kolay olmamıştır. Bu zorlukların kilometre taşları, ceza infazı teorisi ve kanunların doğuşu, yöntem ve biçimleri "İnfaz Hukuku" kadar suçluların cezalandırılması ve ardından topluma kazandırılmasını araştıran suç bilimi "Penoloji"nin de temel kaynağını oluşturur.
Bu kitapta, belge ve fotoğraflarla insanoğlunun Antikçağ'dan günümüze kadar uzanan kadim "ceza infazı" içgüdüsünün eşitlik ve sosyal devlet ilkesi gereği yasalarla nasıl disiplin altına alınarak icra edildiğini, hukuk tarihi ve penolojik açıdan infaz hukukunun sabitler ile zaman ve mekâna göre değişkenlerini anlatmaktadır.