Kültürden kültüre, toplumdan topluma kimi zaman da insandan insana değişen ahlâk anlayışında hemfikir olunan belli değerler her insanın ortak yaşam kültüründe var olmasını sağlamaktadır. Mesleki yaşamda evrensel niteliğe işaret eden etik kavramı, kapsamı gereği dünyada insan hakları savunuculuğunun direği olarak görev yapmaktadır. Bu nedenledir ki, konuya "etik nedir?" diye sorarak başlamak yerine özünde "etik davranmak neden önemlidir?" sorusuyla bir giriş yapmanın daha işlevsel olduğunu söylemek mümkündür. Bu soruyu yanıtlarken birlikte yaşam, canlıların yaşam hakkı, savunuculuk, sosyal adalet gibi ana kavramlara atıfta bulunmak gerekmektedir.
İnsana yardım meslekleri arasında ön sırada yer alan sağlık ve sosyal hizmet alanlarının sadece hayırseverlik ya da merhamet gibi iç dinamiklerle ifade edilmesi eksik kalacaktır. Bu alanlardaki her bir uygulamanın günümüze kadar evirilerek gelişmiş etik ilke ve sorumluluklar dâhilinde yürütüldüğü bir gerçekliktir. Etik davranmak hem bireysel gelişim açısından "iyi" bir insan olmak hem de insana yardım mesleklerinde profesyonel bir bakış açısı kazanmak ve kanıta dayalı uygulamaları yürütmek için vazgeçilmezdir. Yardıma ihtiyacı olan insanların ihtiyaçlarını karşılamak ve sorunlarını çözmekle görevli bu mesleklerde eldeki kaynağın rasyonel kullanımı da sürdürülebilir kalkınmaya ve sosyal refaha hizmet etmektedir. Dolayısıyla, bu kitabın tasarımı sürecinde, klasik bir etik kitabında görüldüğü gibi sadece kavramlar ve etik teorilerden oluşmasının kısır kalacağı düşünülmüştür. Bu açıdan, sağlık ve sosyal hizmet alanlarında yönetim konusunun da etikle olan ilişkinin kapsama alınması, bu kitabın ilk özgün noktasını oluşturmaktadır. Diğer yandan, etik eğitiminde bir araç olması motivasyonuyla tartışma konularına yer verilerek okuyucuya farklı sorunsallar ve bakış açıları yansıtılmaya çalışılmıştır. Son olarak, araştırma ve raporlama süreçlerinde önem verilmesi gereken belli noktalar vurgulanmıştır.