Kitabın konusunu teşkil eden dijital teknolojik dönüşümle birlikte kitle iletişim araçlarının yerini yeni medya ortamlarının alması, tüm toplumsal ve kültürel yapıların ve işlevlerinin dijital ağa dahil olmasının ve sonuçta dijital bir çağa geçişin ifadesidir. Yeni medya platformlarının temel bir karakteri olarak yöndeşme, sadece bir ağ içindeki farklı iletişim araçlarının birbirine bağlanmasını değil, aynı zamanda insanları ve nesneleri bir araya getiren arayüzler vasıtasıyla toplumsal ve kültürel alanların da ağ içine taşınmasını ve birbiriyle bağlantı içinde bulunmasını temsil etmektedir. Dolayısıyla, iletişim çalışmaları, dijital teknolojik dönüşüme gösterdikleri ilginin yanı sıra toplumun dijital dönüşümüne de ilgi göstermek zorundadır. Bu mütalaalarla, kitap sadece iletişim biliminin değil, bizatihi toplumun yeni medya serüvenini irdeleyen özgün çalışmaları içermektedir.