Bu derleme kayıp nesnenin, öznedeki kaybın-eksikliğin ve zamanın izini sürerek sinemada hangi renklerle, seslerle ve sessizlikle temsil edildiğine odaklanıyor. Derlemenin giriş bölümünde öznenin doğumundan ölümüne dek yas sürecini tetikleyen farklı kayıp deneyimlerine değiniliyor.
Derlemede daha sonra zamanın anlamı, zaman algısının kökeni, zamanın geçişi ve yaşam deneyimi arasındaki ilişki üzerinde duruluyor. Bu bölümde ayrıca psikanalizin zaman muammasını aydınlatmaya yönelik temel paradigmaları ve katkıları ile psikanalitik tedavi sürecinde zamanın nasıl temsil edildiği gözden geçiriliyor; psikanalizin, zamanın algılanmasına ilişkin derinlik yaratan bir deneyim olduğu vurgulanıyor.
Derlemede film tartışmaları bölümü bir psikanalitik komedi filmiyle açılıyor. Jan Švankmajer’in Hayatta Kalmak (Kuram ve Uygulama) filmini Andrea Sabbadini’nin yorumuyla sunuyor. Kayıp temasına yer verilen ilk bölümde Stephen Hopkins’in Peter Sellers’in Yaşamı ve Ölümü, Tim Burton’un Büyük Balık, Ingmar Bergman’ın Yaban Çilekleri, Özcan Alper’in Sonbahar, Ouine Lecomte’un Yepyeni Bir Hayat ve Michael Radford’un 1984 filmleri psikanalitik açıdan tartışılıyor. İkinci bölümde ise Alain Resnais’nın Hiroşima Sevgilim, Peter Howitt’in Rastlantının Böylesi, Mike Leigh’in Ömrümüzden Bir Sene, Victor Erice’in Yaşam Hattı, Anne Fontaine'nin Yasak Aşk, Theo Angelopoulos’un Sonsuzluk ve Bir Gün, Steven Speilberg’in Yapay Zekâ, Harold Ramis’in Bugün Aslında Dündü, Spike Jonze’nin Aşk, Peter Weir’ın Truman Show ve Marc Forster’ın Lütfen Beni Öldürme filmleri zaman teması bağlamında ele alınıp yorumlanıyor.