Devletin bireylere olan hizmet ve mal sunumunun sürekliliği için gelir elde etmesi gerekmektedir. Devletin akla gelen ilk gelir kaynağı ise vergilerdir. Devlet elde etti vergi gelirleri ile sunduğu mal ve hizmetlerin finansmanını sağlamaktadır. Tek gelir kaynağı vergiler de değildir, resim harç, katılma payları ve birçok kamu hizmetleri uygulamasından doğan kamu alacakları mevcuttur. Devletin kamu hizmetlerinin finansmanını sağlamak için gelir elde etmesi ve alacaklarını zamanında tahsil etmesi gerekmektedir. Aksi takdirde, kamu hizmetlerinin sunumunda sıkıntılar ortaya çıkacaktır. Devletin kamu alacaklarını zamanında tahsil edemediği durumda, 6183 Sayılı Amme Alacakları Tahsil Usulü Hakkında Kanun çerçevesinde başvuracağı cebri tahsil yolları bulunmaktadır. Ancak bu yollara başvurmadan önce son bir kez borçluyu uyarmak için borçluya bir ödeme emri tebliğ edilmesi gerekmektedir. Ödeme emrine borçlunun vereceği yanıt ile tahsil işlemi gerçekleştirilmektedir. Bir idari işlem olan ödeme emrinin tebliği ve uygulanmasında yetki, şekil, sebep, konu ve amaç unsurları bakımından hukuka uygunluk sağlanmalıdır. Aksi takdirde borçlunun ödeme emrine itiraz hakkı doğmaktadır.
Kitapta ilk olarak kamu alacağı kavramı üzerinde durularak, kamu alacağında taraflar ve kamu alacağının korunması incelenmektedir.
(Tanıtım Bülteninden)