Küresel ekonomik krizin başlangıcından beri iktisatçılar ve sendikacılar, adil ve sürdürülebilir bir iyileşme getirecek dengeli politikaların oluşturulmasını sağlama umuduyla hükümet ve iş dünyası ile diyalog kurmanın yollarını aramıştır. Ancak birkaç yıl sonra ülkeler, krize neden olan ekonomi rejimi ile bağlarını koparmayı başaramadılar ve şu an birçok ülkede tasarruf programları uygulanmakta ve sosyal haklar ve işçi hakları saldırıya uğramaktadır.
Eşitsizliğin ve finans gücünün anlamlı bir biçimde azaltılması, ikna edici politika alternatiflerinin oluşturulmasını ve bu politikaların hayata geçirildiğini görme kararlılığını gerektiriyor. Global Labour Column sitesinden alınan buradaki kısa makaleler gösteriyor ki tek boyutlu düşünme, krizin şiddetinin en büyük nedeni. Bu yazılar mevcut işçi mücadelelerine, aynı zamanda başarılı olan kurumsal tedbirlere, genel bir bakış sunuyor. Yazarların önerdiği program; birçok işçinin ücret görüşmelerine dâhil edilmemesi, artan geçici ve standart dışı işler ve giderek büyüyen ücret eşitsizliği gibi çok derin eğilimleri değiştirmeyi hedeflediğinden oldukça iddialı, ancak eğer bir alternatif oluşturulacaksa böyle bir iddiaya da ihtiyaç olduğu kesin.