Bu çalışma, sosyal güvenlik hakkının etkin ve etkili bir şekilde hayata geçirilmesini ulusal ve uluslararası hukuk boyutuyla incelemeyi amaçlamaktadır. Pek çok ulusal ve uluslararası düzenlemeye konu olan sosyal güvenlik hakkının dinamik yapısı gereği zaman içinde değişime uğradığı görülmektedir. Bu bakımdan sosyal güvenlik hakkın etkinleştirilmesi, kavramın ortaya çıkış sürecinden günümüze kadar geçirmiş olduğu aşama, hakkın diğer insan hakları ve bilim dalları ile olan ilişkisi, sosyal güvenlik hakkının etkin ve etkili bir şekilde kullanılmasında önemli bir rol üstlenen ulusal ve uluslararası yargı organlarının kararları çerçevesinde incelenmiştir.
Özellikle sosyal güvenlik hakkı içinde değerlendirilen ve bütün dünyayı etkisi altına alan Covid-19 pandemisi ile tartışılır hale gelen ve gün geçtikçe de ülkelerin gündeminde yer alması kaçınılmaz olan evrensel temel gelir konusuna yer verilmiştir.
Türkiye açısından çalışma da temel gelirin farklı bir versiyonu olarak asgari gelir desteği uygulamasının pozitif hukukta yer almasının sosyal güvenlik hakkının boşluklarını dolduran bir çözüm olacağı yönünde öneriye yer verilmiştir. Ayrıca Türk Anaysa Mahkemesi'ne bireysel başvuru yolunun gelmesi ile birlikte Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin sosyal güvenlik hakkına nasıl yaklaştığı önemli ve güncel hale gelmiştir. Dolayısıyla sosyal güvenlik hakkının uluslararası yargıda yorumlanma biçimleri Türk hukukunda yapılan anayasa şikayetlerinde dikkate alınması gereken bir husus olması nedeniyle bu konuda ayrıca pek çok karara yer verilmiştir.